Divan Şiiri Atölyesi Günlük Çalışma Plânı 29.12.2009
Ölçü: Şiirin âhenk unsurlarının başında ölçü gelir. Edebiyatımızda önce, hece ölçüsü kullanılmıştır. İslamiyet öncesi edebiyatımızda görülen hece ölçüsü, milletimizin İslâm dinini kabul etmesinden sonra da halk şiirimizde kullanılmıştır.
Hece ölçüsü, şiirin en küçük parçası olan mısraları meydana getiren hece sayısı eşitliğidir. Hece ölçüsüyle söylenmiş ya da yazılmış bir şiirin bütün mısralarının hece sayılarının aynı olması gerekmektedir. Eğer hece sayılarında uyum yoksa o şiir hece ölçüsüyle yazılmış olmaz. Zaten böyle bir durumda şiirin âhenginde, ritminde farklılık görülecektir.
Mert- da-ya-nır/ nâ-mert- ka-çar 8
Mey-dan- güm-bür/güm-bür-le-nir 8
Şah-lar şâ-hı/ dî-vân-aç-ar 8
Dî-vân-güm-bür-/güm-bür-le-nir 8
Bilindiği gibi halk şiirinde kullanılan ölçüye göre nazım şekilleri meydana gelir. 11’li hece ölçüsüyle yazılan şiirlere koşma, 8’li hece ölçüsüyle yazılanlara ise semâî denir…
Aruz vezni: Şiirin en küçük parçası olan mısralardaki hecelerin açıklık-kapalılık bakımından uyumudur. Açık ve kapalı hecelerin uyumuyla meydana gelen bu vezin, şiire ritmik bir söyleyiş kazandırır. Müzikte notalar nasıl bir ölçü ile porteleri meydana getiriyorsa şiirde de mısralar aruz ölçüsüyle meydana gelir. İkisi de ortaya konan sanat eserinin kulağa hoş gelmesi için kullanılır. Aruz ölçüsünün ne olduğunu bilmeyenlerin sağda solda söyledikleri saçma sapan, kulaktan dolma bile olamayacak kadar seviyesiz bilgisizliklerin aydınlatma kabiliyeti olmayan ışığında aruzu bilmek mümkün değildir.
Açık hece: Uzun okunmayan ünlü harfle biten hecelere açık hece denir ve nokta( .) ile gösterilir. Baba kelimesi iki açık heceden meydana gelmiştir:
“Baba”
. .
Kapalı hece: Ünsüz harfle biten heceler ile uzun okunan heceler kapalı hece sayılır ve uzun çizgi(—) ile gösterilir. Şâkir kelimesinin iki hecesi de kapalıdır:
Şâ-kir
— —
Aruz Kalıplarını Meydana Getiren Tef’ileler:
Fâ i lâ tün : —.—— Koltuğum var.
Fe i lâ tün: . . —— Geliyorlar.
Me fâ î lün: . — — — Ömer Salman
Me fâ i lün: . — . — Bilen görür.
Me fâ î lü: . — — . Nasıl gördü.
Fâ i lâ tü: — . — . Sevmemişti.
Müs tef’ i lün : — — . — Bilmiş kadın.
Fâ i lün : — . — Sevmişim
Fe û lün: . — — Uzaktan
Fe i lün: . . — Seni ben
Fâ’ lün : — — Kör göz
Mef’ û lü : — — . Görmez ki
En Çok Kullanılan Aruz Kalıpları:
1- Fâ i lâ tün Fâ i lâ tün Fâ i lâ tün Fâ i lün
2- Fâ i lâ tün Fâ i lâ tün Fâ i lün
3- Fe i lâ tün Fe i lâ tün Fe i lâ tün Fe i lün
(Fâ i lâ tün) (Fa’ lün)
4- Fe i lâ tün Fe i lâ tün Fe i lün
(Fâ i lâ tün) (Fa ‘lün)
5-Me fâ î lün Me fâ î lün Me fâ î lün Me fâ î lün
6-Me fâ î lün Me fâ î lün Fe û lün
7-Mef’ û lü Me fâ î lü Me fâ î lü Fe û lün
8- Mef’ û lü Fâ i lâ tü Me fâ î lü Fâ i lün
9- Me fâ i lün Fe i lâ tün Me fâ î lün Fe i lün
(Fâ i lâ tün) (Fa’ lün)
10-Müs tef’ i lün Müs tef’ i lün Müs tef’ i lün Müs tef’ i lün
11- Fe û lün Fe û lün Fe û lün Fe ûl
Not: Feilâtün ve feilün tefilelerinin olduğu kalıplarda parantez içinde
Aruz Hataları:
Zihaf: Uzatılması gereken bir sesin kısa okunması.
Dünyanın bağrında karmaşa
İmâle: Vezne uydurmak için kısa heceyi uzun okumaya denir.
Geldi geçti ömrümüz rüzgâr gibi Ö.SALMAN
Mısraların son heceleri ne olursa olsun kapalı sayılır.
ÖRNEK METİNLER
1-Yerim sensin, göğüm sensin, cihânım, cennetim hep sen;
Nasıl bir zinde millet çıktı gördüm hasta sînenden S.NAZÎF
2- Ağaç bilmez çiçek görmez hayatlar
Kokuşmuştur bozulmuştur bayatlar Ö.SALMAN
3-Bî-çâre gönüller ne giden son gemidir bu
Hicrânlı hayâtın ne de son mâtemidir bu Y.K.BEYATLI
4-Kimsesiz hiç kimse yoktur herkesin var kimsesi
Kimsesiz kaldım yetiş ey kimsesizler kimsesi L.E
5-Gözlerimden aktı yaşlar çağlarım
Durmadan hiç durmadan ben ağlarım Ö.S
6-Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış, şaşarım. M.A.ERSOY
7-Bir hayâlet gibi dünyâ güzeli
Girdiğinden beri rü’yâlarına
Hepsi meshûr o muammâ güzeli
Gittiler görmeye Kaf dağlarına Y.K.BEYATLI
8-Aşkın sihirli şarkısı yüzlerce dildedir
İspanya neş’esiyle bu akşam bu zildedir Y.K.BEYATLI
9-Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden
Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak A.HÂŞİM
10-Küçük muttarit, muhteriz darbeler
Kafeslerde, camlarda pür ihtizâz T.FİKRET
11-Esdi nesîm-i nev-bahâr açıldı güller subh-dem
Açsın bizim de gönlümüz ey sâkî meded sun Câm-ı Cem NEF’Î
Aruzu bilmenin ne faydası olabilir ki?
Aruzla yazılmış şiirleri doğru bir şekilde okumaya yardımcı olur. Aruzla yazılan şiirde bir eksiklik var ise bu fark edilir. Ama en mühimi Osmanlıca metinler okunurken okunan metnin doğruluğunun sağlamasını aruz bilgimizle yapabiliriz. Günümüzde Osmanlıcaya ilgi duyanların aruzu bilmesi de gerekmektedir.
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Ömer SALMAN
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder